Planın ilk aşamasında anladığım kadarıyla babayı özel hayattan tamamen ve tez zamanda soyutlamak var. Okulda ne yaptığını anlatmayan, sorulduğunda konuyu değiştiren, kuzenleriyle, arkadaşlarıyla veya yakınlarıyla bile neler yaptığını babaya anlatmayan bir çocuk var karşımda ve henüz bana koyduğu bariyerleri aşmayı beceremedim. Diyaloglarımız genelde şu şekilde geçiyor;
-Kızım ne yaptın bugün jimnastikte?
-Baba Yiğit Kaan okulda mı?
-Neler oynadınız anneanneyle?
-Hadi koşalım baba, koş!
-Anneyle neler yaptınız?
-Baba Top Mozart var mı?
Zorlamak olmaz tabii. Niye olmaz bilmiyorum ama olmazmış. İsterse anlatacakmış. Kendi özeli olmalıymış. Olsun tamam. Ama niye o özel sadece bana onu anlamıyorum? Sitenin kapısından girerken güvenlik görevlisine okulda, sokakta yaptığı her şeyi, selamlaşmadan hemen sonra anlatıyorsa bunda bir terslik olduğunu düşünmem anormal değildir herhâlde.
Tuhaf da gelse Zilli Prenses'in tavırlarındaki değişimi izlemek hoş oluyor. Giyim mağazalarında kıyafetleri alıp üzerine tutması, babasının büyük bir hevesle gösterdiği tişörte bakıp "Hayır, beğenmedim" diyerek arkasını dönüp gitmesi, pili bitmek üzere olan tableti uzatıp "Baba şunu şarja koyar mısın?" demesi, öğrendiği şarkıların sözlerini ve melodilerini düzgün ve eksiksiz ellişer kez söylemesi ve hepsinin koreografilerini öğretmesi gibi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder