Cuma, Kasım 30, 2012

Babalar Gibi Satarım

Zilli Prenses, patronun haksız olduğu durumlarda birinci kural geçerlidir yasasını geçenlerde yürürlüğe koydu. Kanuna karşı gelen herkes, gıcık ilan edilmek suretiyle cezalandırılıyor. Suçun ağırlığına göre bilumum afra tafra, sessiz tepki ve diğer köşedeki boksöre şikâyet gibi yaptırımlar da uygulanabiliyor.


Annesi zahmet etmiş, kendisine doğal sabunlar almış ama hanımefendinin gözü sıvı sabuna takılmış bir kere. Suyun altına giren minik eller ani bir hareketle sıvı sabuna yönleniyor, zeki ve çevik anne yıllarca Atari oynamanın verdiği çeviklikle elleri tutup diğer sabuna götürüyor. Cebren ve hile ile doğal sabundan uzaklaştırılan eller, ustalıklı bir manevrayla yeniden sıvı sabuna yöneliyor ve film başa sarıyor. Tabii ki anne her zaman sabır küpü olamıyor ve evimizin en çok tekrarlanan sahnesi yeniden canlandırılıyor. Hanım kızımıza çıkışan anne, anneye hışımla karşılık veren Kıvırcık Çocuk ve olay yerinden hızla ama sessizce uzaklaşmaya çalışan baba. Anneye laf geçirmek için yaş hâlâ müsait olmadığı için de oflaya puflaya yelkenler suya indiriliyor. Ama intikam soğuk meze de olur, ana yemek de. Mutfakta anneyle sohbet ettiğimi gören kıskanç çocuk, salına salına sinsice bana yaklaşır ve "Babacığım sen annemi bırak biz beraber oynayalım" der ve sürüklemek suretiyle beni oradan uzaklaştırır. Annenin içinden ve dışından söylediklerini mecburen sansürlemek durumundayım. Klasik anne-kız atışması işte canım, büyütecek bir şey yok. Kızım benimle oynamak istemiş, ne var bunda?

Fazla sevinme ey baba, senden büyük anne var. Evet, gol sevinci için erkenmiş. Kadın adlı varlık 3'ünde neyse, 33'ünde de aynıymış. On dakika sonra hiçbir şey olmamış gibiydi ortam. Ben farkında mıyım olan bitenin? Tabii ki hayır. Kızlar kendi aralarında anlaşmış ve o akşam Zilli Prenses'in bizimle yatmasına karar verilmiş. Buna da itirazım yok. Darbeli bir gece olacak, onun dışında gayet memnuniyet verici bir gelişme. Kızım bana iyi geceler dilemeye geldiğinde taze haberi de eklemezlik etmedi. "Baba ben senin yastığını benim odama götürdüm. Kendi yastığımı da aldım, Sen benim yatağımda yatabilirsin." Hanımefendi yastıklarımı kendi odasına taşıyıp yatağın üstüne fırlatmış. Kendi yastığını da benim tarafıma mis gibi yerleştirmiş. Gözlerim anneyi aradı ama ne tesadüftür ki tam da o anda banyoya giresi gelmiş. Bari sessiz gül!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder